İngilizce Nasıl Öğrenilir?

Büyük yanılgımız: İngilizce konuşa-mı-yo-rum. Bu yazımızda da bahsettiğimiz gibi peşin yargılar, özgüven eksikliği, bahane bulma alışkanlığı önümüzü kesiyor. Oysa ne kadar da kolay ve keyifli olabilecek bir süreç. Peki sahiden, bu İngilizce nasıl öğrenilir?

“İngilizce Nasıl Öğrenilir?” sorusunun bizce cevapları

Ön yargılarından kurtul!

Konu İngilizce konuşmaya geldiğinde ön yargılarımız daha da büyüyor ve öğrenmeye başlamamak için bahaneler üretiyoruz. Nasıl mı? Akıcı düzeyde İngilizce konuşan biriyle karşılaştığımızda bu kişinin çok iyi bir eğitim aldığını, yurt dışında yaşadığını, zengin bir aileden geldiğini ve anne babasının da İngilizce bildiğini varsayıyoruz. Aslında bu, meseleyi büyüterek aksiyona geçmemek için uydurduğumuz bir çaresizlik. Bunları aşmak istiyorsak ön yargılardan kurtulmamız şart. Eğer hiçbir zaman konuşamayacağına inanırsan, kendine uygun bir öğrenme planın olmayacak ve etrafındaki fırsatları göremeyeceksin. Kendine olan inancını tazeledikten sonraki adımın ise araştırma ve merak duygunu ortaya çıkarmak.

Merak et.

Duyduğun kelimelerin nasıl yazıldığını, ne anlama geldiğini, nasıl kullanıldığını merak et. Kestirmeden gidip “İngilizce nasıl öğrenilir?” diye sormak yerine “Nasıl anlayabilirim, nasıl öğrenebilirim?” diye sor. Tüm keşif yolculukları merakla başlar. Bu yolculukta işini kolaylaştıracak bazı temel önerilerimiz de olacak elbette. 

Gramerle zaman harcama!

İlk yapacağın şey bol bol kelime öğrenmek olsun. Bunun için telefonuna indirebileceğin birçok kullanışlı flashcard uygulaması var. Görseliyle birlikte öğrendiğin kelimeleri gün içinde mümkün olduğunca tekrar et. Kartların sırasını karıştırarak yeniden gözden geçir, bu sayede hafızana yüklediğin yepyeni bilgiler yerine oturacak. Sabah ve akşam 25 dakikanı ayırarak günde en az 20 kelime ezberleyebilirsin. Öğrendiğin kelimeler arttıkça anlama kapasiten de yükselecek. Bu tekniği en az bir ay boyunca uygula. Gelişimin karşısında büyüleneceksin.

İkinci aşama ise bu kelimeleri pekiştirmek. Yazarak çalışmanı, renkli stickerlar kullanmanı, gün içinde boş zaman buldukça notlarına geri dönmeni tavsiye ediyoruz.

İngilizce, günlük hayatının bir parçası olsun.

Diyelim ki yemek yapmaya ilgin var, bir yemek tarifinde kullanılan kelimeleri öğrenmekle başla. Bunun için yine flashcardlar kullanabilir veya Google’da “cooking vocabulary” diye aratabilirsin. Sonra Youtube’da İngilizce bir yemek videosu bul, izlerken altyazı seçeneğini etkinleştir. Dinlerken aynı anda altyazıları takip et. Anlamadığın kelimeleri not al. İngiliz İngilizcesi için Oxford veya Cambridge, Amerikan İngilizcesi için Merriam-Webster sözlüklerini kullanabilirsin. Kelimelerin ya İngilizce tanımlarına bak ya da anlamlarını cümlenin geri kalanından çözmeye çalış. Kendine meydan oku, Türkçe karşılıklarını arama! Ardından, yemeği hazırlarken öğrendiklerini yüksek sesle tekrar ederek hatırla. Bu, istediğin ilgi alanına uyarlayabileceğin bir yöntem. İngilizce, günlük hayatının bir parçası hâline gelmeli.

Eğer yemek tariflerinden başlamak istiyorsan sana önerimiz dünyaca ünlü İngiliz şefin Youtube kanalı: Gordon Ramsay

“İngilizce nasıl öğrenilir?” diye sormaya devam ediyorsan, şu ilkeyi aklında tut: Uyguladığın bilgileri asla unutmazsın!