Turistlerle iletişim kurabilmek için İngilizce konuşma kalıpları oldukça faydalıdır. Gerek turistlerle konuşmak, gerek yurt dışında çıkıldığında kendimizi ifade edebilmek ve gerekse de eğitim, iş veya kariyer için İngilizce öğrenmek önemlidir. Yurt dışında birçok ülkede ortak dil olarak kullanılan İngilizce’yi öğrenmek için ister yüz yüze eğitimlerine katılabilir, isterseniz de Covid-19 salgını süreciyle popülerliği artan uzaktan eğitim kursları ile zaman ve mekân sorunu yaşamadan en kısada öğrenebilirsiniz. Bu konuda size destek olacak alanında uzman eğitmenlerin bulunduğu Meet2Talk platformunu detaylı olarak inceleyebilir, kurs kaydınızı gerçekleştirebilirsiniz.
Turistlerle Diyalog Kurabilmek için İngilizce Öğrenmelisiniz!
Turistlerle ve yabancı ülkelerden gelen diğer tüm insanlarla İngilizce konuşmak, diyaloglar kurabilmek için İngilizce öğrenmeniz gerekir. Bunun yanı sıra yurt dışına çıkmadan önce seyahat esnasında farklı kültürlerden gelen birçok insanla iletişim kurabilmek için de İngilizceyi az bir seviye de olsa biliyor olmanız size fayda sağlayacaktır. Elbette ki dilinizi gittiğiniz ülkelerde konuştukça daha çok geliştirecek ve bu dili çok daha iyi öğreneceksiniz. Ancak her şeyden önce temelinizi atmış olmasınız. Bunun için birden çok kurs ve eğitim fırsatlarından yararlanabilir, İngilizce öğrenmeye başlayabilirsiniz. Üstelik oturduğunuz yerden hızlıca ve verimli bir şekilde İngilizce öğrenmeniz mümkün. “Nasıl yani?” diye merak ediyorsanız, “Evde İngilizce Öğrenmek Mümkün Mü?” yazısını inceleyerek daha detaylı bilgiler alabilirsiniz.
İngilizce Öğrenirken İşinize Yarayacak Önemli İpuçları
İngilizce öğrenmek kolay olsa da öğrendiklerinizi pekiştirmek oldukça önemlidir. Mesela kelimeleri öğrendikten sonra cümle kurabilme aşamasına geçebilmeniz için bağlaçları da doğru olarak kullanmanız gerekir. Buna ek olarak bir paragraf yazmak ve bunu ifade etmek için de telaffuzunuzu geliştirmeniz önemli bir adımdır. Peki pratik İngilizce konuşma kalıpları ve cümleleri öğrenmek için neler yapmak gerekir?
Bu pratik İngilizce konuşma kalıpları ve cümleleri öğrenmek için birkaç ipucu şu şekildedir:
- İngilizce konuşma kalıpları ve cümleleri telaffuz ederken en az üç defa yüksek sesle tekrar etmelisiniz. Sesli tekrarlar ile duyduklarınızı unutmayacak ve konuştukça telaffuzunuzun çok daha iyi olmasını sağlayacaksınız.
- Teknikleri öğrendikten sonra İngilizce cümleleri kurmanın kolaylığını anlayacaksınız.
- Aynanın karşısına geçerek kendinizle konuşun ve hatta karşınızda başka birinin olduğunu hayal ederek daha fazla neler konuşabileceğinizi tasarlayın.
- Kelimeleri sırf ezberlemek için öğrenmeyin, öğrendiğiniz kelimeleri gündelik yaşamanızla ilişkilendirerek hayatınızın bir parçası haline getirin.
Turistlerle İletişim Kurmanı Sağlayacak İngilizce Konuşma Kalıpları
Günlük hayatta İngilizce konuşma kalıpları işinize çok yarayabilir. Çünkü bulunduğunuz durumu veya anlatmak istediğinizi birkaç kelime ile anlatmanızı sağlıyor. Özellikle tanışmada, selamlaşma ve vedalaşmalarda kullanılan İngilizce konuşma kalıpları pratik cümlelerle iletişimi daha da kolaylaştırıyor. Çünkü bulunduğunuz durumu veya anlatmak istediğinizi birkaç kelime ile anlatmanızı sağlıyor. Peki işinize en çok yarayacak bu İngilizce konuşma kalıpları neler?
- What is your name? (Adın ne?)
Bir sohbeti başlatmanın en doğal yolu ve sorulabilecek en doğru sorudur. Zira bir sohbetin başlayabilmesi için de öncelikle birbirinize hitap etmek adına isimleri öğrenmelisiniz. Bu soru için örnek ise şu şekilde olabilir:
Örneğin; Hello! My name is Elif. What is your name? (merhaba, benim adım Elif. Senin adın ne?)
- Nice to meet you. (Tanıştığıma memnun oldum.)
İsimleri karşılıklı olarak öğrendikten sonra bu cümleyi kullanarak nezaketinizi ortaya koyabilirsiniz. Bu oldukça kibar bir davranış olacaktır.
- Where are you from? (Nerelisin?)
Karşınızdaki turistin ülkenize nereden geldiğini sorarak ona misafirperverliğinizi gösterebilirsiniz.
- How do you spend your free time? (Boş zamanlarınızı nasıl değerlendiriyorsunuz?)
Birine boş zamanlarını nasıl geçirdiğini sorarak onun hobilerini öğrenebilir ve İngilizce diyaloğunuzu daha da ilerletebilirsiniz.
- Thank you so much. (Çok teşekkür ederim.)
Kalıplaşmış olan bu İngilizce kelimeyi kullanarak teşekkürlerinizi sunabilir ve buna benzer birkaç teşekkür cümlesini de kullanabilirsiniz. Bunlar;
- Thank you- Teşekkür ederim.
- Thanks a lot- Çok teşekkürler.
- I really appreciate it- Minnettar oldum.
- What does…. ?(Ne anlama gelir?)
Eğer ki karşınızdaki kişinin söylediği İngilizce cümleden veya kelimeden bir şey anlamazsanız ona bu soruyu yöneltebilirsiniz. Yani Türkçe anlamıyla karşınızdaki kişiye o cümlenin ne anlama geldiğini sormuş olursunuz.
- How do you spell that? (Heceleyebilir misin?)
İngilizce bilginizin temel seviyede olabilir ve karşınızdaki kişinin tam olarak ne söylediğini anlayamayabilirsiniz. Bunun için İngilizce kelimeyi heceleyerek söylemesini rica edebilirsiniz. Türkçe anlamıyla ona “bunu benim için heceleyebilir misin?” demiş olursunuz.
- What do you mean? (Ne demek istiyorsun?)
Birinin size söylediği cümle veya kelime karşısında kafanız karışırsa ondan sizin için daha net ifadeler kullanmasını rica edebilirsiniz.
- Excuse me, I did not understand. (Afedersiniz ben anlamadım.)
Karşınızdaki kişinin ne söylediğini anlamadığınız zamanlarda bu pratik kalıptan yardım alabilirsiniz. Böylece anlatmak istediklerini sizin için yeniden ve daha açık bir şekilde ifade edecektir.
- Can you repeat it for me? (Benim için tekrar edebilir misin?)
Konuşma esnasında kaçırdığınız kelimeler olduğunda ya da cümleyi tam olarak anlamadığınızda sizin için karşınızdaki kişinin aynı şeyi tekrar etmesini bu İngilizce kalıbıyla rica edebilirsiniz.
- What do you think? (Sen ne düşünüyorsun?)
Karşılıklı sohbetiniz sırasında sohbet akıcı olarak ilerlerken konuştuğunu konular hakkında birbirinizin fikrini alabilirsiniz. Özellikle de karşınızdaki kişiye yönelteceğiniz bu soru ile onun da fikirlerine önem verdiğinizi hissettirebilirsiniz.
- Never mind, (Önemli değil.)
Konuşmanız sırasında birden çok kez tekrarlı bir şekilde açıklama yaptığınızda karşınızdaki kişi sizi anlayamıyorsa ya da anlamadığını düşünüyorsanız bahsettiğiniz konuyu kapatmalı veya konuyu değiştirmeniz yerinde olacaktır. Konuyu kapattıktan sonra kapattığınıza dair herhangi bir sorunun olmadığını ifade etmek için de “never mind” yani “önemli değil” diyebilirsiniz.
- Oh, really? (Gerçekten mi?)
Eğer ki konuşurken bir şaşkınlık yaşarsanız şaşırdığınızı belli etmek amacıyla “oh, really?” diyebilirsiniz. Böylelikle karşınızdaki kişi bir şaşkınlık yaşadığınızı anlayacaktır.
- Have a good time. (İyi eğlenceler.)
Karşınızdaki turist veya başka bir bireyle sohbetiniz son bulmadan önce bildiğiniz eğlence mekânlarından söz edebilir, gelen misafirlere nerelerde eğlenebileceklerini öğretebilirsiniz. Misafirperverliğinizi ortaya koyarak sergileyeceğiniz bu davranış karşısında kişiler çok sevinecek ve belki de sizinle yapmış oldukları bu sohbetten çok memnun olduklarını dile getireceklerdir. Eğlenecekleri yeri öğrendikten sonra sohbeti sonlandırmadan önce karşınızdaki kişiye “have a good time” diyerek iyi eğlenceler dileyebilirsiniz.
- Goodbye. (Güle güle)
Sohbetinizin sonuna geldiğinize göre karşınızdaki kişiye söyleyeceğiniz son şey “goodbye” yani “güle güle” olmalıdır. Bu sohbetten memnun kaldığınızı söyleyerek, tekrardan tanıştığınıza memnun olduğunuzu dile getirebilirsiniz. Ve yeniden görüşmek anlamına gelen “see you” (görüşürüz) kalıbını kullanarak oradan ayrılabilir ya da giden kişiye güle güle diyebilirsiniz.