İngilizce öğrenme yolculuğunda, cümleleri birbirine bağlayan ve anlatımı zenginleştiren önemli yapılar vardır: Relative Clauses (ilgi cümleleri) ve Relative Pronouns (ilgi zamirleri). Bu iki konsept, İngilizce’de anlam bütünlüğünü sağlamak, detay eklemek ve ifadeleri daha açık hale getirmek için hayati rol oynar. “Relative Clauses ve Relative Pronouns İngilizce Konu Anlatımı” başlıklı bu blog, dilin bu temel yapılarını detaylandırarak, onların dilimizdeki işlevini ve gücünü ortaya koyacak.
Relative Clauses, cümle içinde ek bilgi sağlayan ve öncülü olarak adlandırılan bir ismi tanımlayan cümleciklerdir. Bu yapılar sayesinde, konuşma ve yazı dilimizi daha akıcı, etkili ve nüanslı hale getirebiliriz. Öte yandan, Relative Pronouns ise, bu ilgi cümleciklerinin içinde yer alarak, cümledeki öğeler arasında anlamlı bir bağ kurarlar. “Who”, “which”, “that” gibi ilgi zamirleri, cümlelerimizi daha anlaşılır ve etkileşimli kılar.
Bu blogda, Relative Clauses ve Relative Pronouns’ın temellerini, kullanım alanlarını ve İngilizce dil becerilerinizi nasıl geliştirebileceklerini keşfedeceğiz. Temel kavramlardan başlayarak, bu gramer yapılarının dilimizde nasıl güçlü bir etki yarattığını ve iletişimimizi nasıl şekillendirdiğini göreceğiz.
Relative Clauses Nedir?
Relative clauses, ya da Türkçede bilinen adıyla ilgi cümleleri, bir cümledeki ismi tanımlamak veya onun hakkında ekstra bilgi vermek için kullanılan cümleciklerdir. İngilizce’de, bu yapılar cümle içindeki akışı bozmadan, detay ekleyerek anlatımı zenginleştirir. Temelde, relative clauses, ana cümlede bahsedilen bir öğeyi daha detaylı açıklar ve okuyucuya veya dinleyiciye o öğe hakkında daha fazla bilgi sağlar.
Relative Clauses’ın Kullanımı:
Tanımlayıcı (Defining) Relative Clauses: Bu tür ilgi cümleleri, cümledeki öznenin ya da nesnenin kim veya ne olduğunu belirtir; cümle anlamını tamamlar. Örneğin, “The man who is talking on the phone is my brother.” (Telefonda konuşan adam benim kardeşimdir.) cümlesi, “who is talking on the phone” ilgi cümleciği ile “the man”i daha spesifik hale getirir.
Tanımlayıcı Olmayan (Non-defining) Relative Clauses: Bu tür ilgi cümleleri, ekstra bilgi verir ancak cümledeki öğenin kim veya ne olduğunu belirtmek için gerekli değildir. Bu ilgi cümleleri genellikle virgülle ayrılır. Örneğin, “My sister, who lives in London, is visiting us next week.” (Londra’da yaşayan kız kardeşim, gelecek hafta bizi ziyaret edecek.) cümlesindeki ilgi cümleciği “who lives in London”, “my sister” hakkında ekstra bilgi verir.
Relative clauses, yazıda ve konuşmada derinlik ve netlik katmanın yanı sıra, dil becerilerini geliştirmede de kritik bir rol oynar. Bu yapıları etkin bir şekilde kullanabilmek, İngilizce’de ustalaşmanın önemli bir parçasıdır ve dilin daha detaylı ve açık bir şekilde kullanılmasını sağlar.
Relative Pronouns Nedir?
Relative pronouns, ilgi cümleciklerini (relative clauses) başlatan ve cümlede bahsedilen önceki ismi veya özneyi temsil eden zamirlerdir. Bu zamirler, cümle içindeki öğeler arasında bağlantı kurarak, cümleye ek bilgiler ekler ve anlamın daha açık ve zengin hale gelmesini sağlar. Relative pronouns, cümledeki bilgileri birbirine bağlayarak, konuşma veya yazıdaki anlatımı daha akıcı ve etkili hale getirir. Bu zamirler, iletişimde kesinlik ve detay sağlar, böylece mesaj daha net ve anlaşılır bir şekilde iletilir.
Who
“Who” kelimesi, İngilizce’de ilgi zamiri olarak kullanılır ve genellikle insanları tanımlamak için kullanılan cümleleri başlatır. Bu zamir, ana cümlede bahsi geçen kişiyi daha detaylı bir şekilde açıklamak için ilgi cümleciklerinde (relative clauses) yer alır.
Who Kullanımı
İnsanları Tanımlama: “Who” genellikle insanları belirtmek için kullanılır ve cümlede kimden bahsedildiğini açıklar. Örnek: “The girl who is singing is my cousin.” (Şarkı söyleyen kız benim kuzenimdir.) Bu cümlede, “who is singing” ifadesi “the girl”ü tanımlayan bir ilgi cümleciğidir.
Özne Olarak Kullanım: “Who” sıklıkla cümlede özne olarak işlev görür. Örnek: “The teacher who inspired me is retiring.” (Beni ilhamlandıran öğretmen emekli oluyor.) Burada “who inspired me” ifadesi, “the teacher”ı tanımlamaktadır.
Nesne Olarak Kullanım: Bazen “who” kelimesi, ilgi cümleciğinde nesne olarak da kullanılabilir. Örnek: “I know the person who you mentioned.” (Bahsettiğin kişiyi tanıyorum.) “Who you mentioned” ifadesi, “the person”u daha spesifik hale getirir.
“Who” kelimesi, dildeki insan öğelerini açıklamak için kritik bir rol oynar ve İngilizce’de anlatımı daha net ve zenginleştirilmiş hale getirir. İlişkilendirilmiş olduğu isim veya özneden sonra gelen bilgilerle, dinleyici veya okuyucuya daha fazla anlam sağlar.
Which
“Which” kelimesi, İngilizce’de bir ilgi zamiri olarak kullanılır ve genellikle nesneleri, hayvanları veya grupları tanımlayan cümleleri başlatır. Bu zamir, belirli bir nesne veya grup hakkında daha fazla bilgi sağlamak için kullanılır ve genellikle tanımlayıcı (defining) ve tanımlayıcı olmayan (non-defining) ilgi cümlelerinde yer alır.
Which Kullanımı
Nesneleri, Hayvanları veya Grupları Tanımlama: “Which” genel olarak cansız nesneler, hayvanlar veya insan grupları için kullanılır. Örnek: “The book, which is on the table, is mine.” (Masadaki kitap benimdir.) Burada, “which is on the table” ifadesi “the book”u daha detaylı bir şekilde açıklar.
Tanımlayıcı Olmayan İlgi Cümleleri: “Which” sıklıkla tanımlayıcı olmayan ilgi cümlelerinde kullanılır, bu cümleler cümledeki öncülü daha fazla açıklar ancak cümle anlamı için kritik değildir. Örnek: “Paris, which is the capital of France, is known for its culture.” (Fransa’nın başkenti olan Paris, kültürüyle tanınır.)
Cümle Başında veya Ortasında Kullanım: “Which” hem cümle başında hem de ortasında kullanılabilir ve ilgi cümleciğinin konumu cümlenin anlamını ve tonunu etkileyebilir. Örnek: “The car, which was parked outside, has been towed.” (Dışarıda park edilmiş olan araba çekildi.)
That
İngilizce’de “that” ilgi zamiri, hem insanlar hem de nesneler için kullanılabilen çok yönlü bir yapıdır. Bu zamir, genellikle tanımlayıcı (defining) ilgi cümlelerinde yer alır ve cümlede bahsedilen özneyi ya da nesneyi daha spesifik hale getirmek için kullanılır.
That Kullanımı
Genel Kullanım: “That” hem insanlar için “who/whom” yerine hem de nesneler için “which” yerine kullanılabilir. Bu esneklik, “that”ı oldukça yaygın bir seçim haline getirir. Örnek: “The book that you lent me is fascinating.” (Bana ödünç verdiğin kitap büyüleyici.)
Tanımlayıcı İlgi Cümlelerinde: “That” en sık tanımlayıcı ilgi cümlelerinde kullanılır ve bu cümleler ana cümleyle yakından bağlantılıdır ve önemli bilgiler içerir. Örnek: “The painting that hangs in the gallery is priceless.” (Galeride asılı olan tablo paha biçilemez.)
Kısıtlayıcı Bilgi Sunma: “That” kullanılarak oluşturulan ilgi cümleleri, bahsedilen kişi veya nesne hakkında kısıtlayıcı, yani o kişi veya nesneyi belirleyici ve ayırt edici bilgiler sunar. Örnek: “The letter that arrived this morning was from my aunt.” (Bu sabah gelen mektup teyzemden.)
Relative Clause Örnekleri
- “The man who called yesterday wants to buy the car.”
- Dün arayan adam arabayı satın almak istiyor.
- “The book that you gave me is very interesting.”
- Bana verdiğin kitap çok ilginç.
- “She is the artist who painted this masterpiece.”
- Bu şaheseri boyayan sanatçı o.
- “The house which has a blue door is old.”
- Mavi kapılı ev eski.
- “The students who study hard get good grades.”
- Sıkı çalışan öğrenciler iyi notlar alır.
Bu yazımızı beğendiyseniz İngilizcenizi geliştirmeye devam etmek için Present Continuous Tense yazımıza da bir göz atın!