Herkes tarafından merak edilen bu soruya cevabımız aslında belli 🙂 Ancak düşündüklerimizi biraz daha detaylı açıklamak için bu yazıyı yazıyoruz. İşte speaking becerilerini geliştirmek için tüm zamanların en iyi 4 tavsiyesi!
Türkçeyi unut
Konuşurken kafanda Türkçeden çeviri yapmaya son ver. Kendini İngilizce düşünmeye zorla. Comfort zone denilen güvenli alanından ne kadar dışarı çıkarsan, yeni şeyler öğrenme potansiyelin de o kadar artar. Şu egzersizi deneyebilirsin: Aşina olduğun bir odaya geç, normalde oturduğun yere otur, gözlerini kapat ve üçe kadar saydıktan sonra kendine çeviri yapmayı yasakla. Gözlerini açtığında gördüğün bir objenin önce İngilizce karşılığı aklına gelmeli. Masa değil table, sandalye değil chair, çiçek değil flower… Bu sayede, bilmediğin ne kadar çok İngilizce kelime olduğunu fark edeceksin. Böyle bir süreçle öğrendiğin kelimeleri unutmak da diğerlerinden iki kat daha zor, bizden söylemesi.
Ana dili İngilizce olan eğitmenler bul
Kuşkusuz ki bir dile maruz kalmanın en iyi yolu, native speakerlar ile konuşmaktır. Bu sayede o dilin en doğal ve doğru halini görebilirsin. Yaşayan İngilizce, kitaplarda değildir. Peki, ana dili İngilizce olan herkes eğitimci midir? Senin ihtiyaçlarına yönelik bir speaking tecrübesi yaşamanı sağlayabilirler mi? Cevap hayırsa o halde tek marifeti ana dilinden ibaret olmayan, eğitim alanında uzmanlaşmış native speaker eğitmenler bulmalısın.
Sosyalleş
Dil, sosyal bir beceridir. Kendi seviyenden İngilizce öğrenen insanlarla bir araya gel. Sohbet et, fikirlerini paylaş, tartışmalara katıl. Sen ağzını açıp da konuşmayı denemezsen hiçbir şey olmayacağını unutma. Elbette bu pratiğin bir düzeni de olmalı. Haftanın en az üç günü, ana dili İngilizce olan eğitmenler ve kendi seviyenden katılımcılarla sosyalleşerek İngilizce konuşursan ne olacağını söyleyeyim. Uçarsın 🙂
Duyduklarını taklit et
Native speakerlardan duyduğun cümleleri aynen tekrarlamaya çalış. Hatta ayna karşısında prova yap. Özellikle telaffuzunun bu şekilde ne kadar geliştiğine şaşırabilirsin. Fake it till you make it cümlesi aklından çıkmasın. Bilmelisin ki, aslında hepimiz her şeyi taklit ederek öğrendik. Kapmaya çalıştığın cümleleri zaten birebir kopyalayamacağın için zamanla senin aksanına göre ayrı bir şekil alacaklar ve artık tamamen içselleştirmiş olacaksın. Böyle bir süreçle öğrendiğin kelimeleri ve telaffuz yollarını unutman yine çok zordur.
Nasıl, çok iyi değil mi? Peki bütün bunları aynı anda yapabileceğin bir kafe, bir online konuşma kulübü ya da bir dil kursu hoş olmaz mıydı? Yok yok şakaydı, dil kurslarında falan göremezsin bunları 🙂
Galiba böyle bir yer vardı. Evet hatırladım, bu listedeki bütün maddeleri bir arada görebileceğin tek adres: Meet2Talk. İngilizce konuşabilmen için buradayız. Bir düşün derim. Ücretsiz deneme dersi rezervasyonu için tıklayabilirsin.